Sunday, May 13, 2012

Singapur Lezzetleri / Tastes of Singapore

Singapur tam bir yemek cenneti. Çin, Hindistan, Malezya, Kamboçya ve Vietnam başta olmak üzere bir çok ülkenin mutfağının yer aldığı, onun da ötesinde iç içe geçip yeni mutfaklar yarattığı bir ülke burası. Yemeğe verilen önem ve gösterilen özen, yabancıların sokakta bile rahatlıkla yemek yemesine imkan veren bir ortam sağlıyor.
Sonu olmayan yemek çeşitleri ve sayısız restoranlar, sadece üç günlüğüne giden Özgür ve benim için ilk etapta biraz zor oldu. Sonunda sokak lezzetlerinden en lüks restoranlara, Çin-Malezya mutfağından Japon mutfağına geniş bir yelpazeye yayılan bir yemek turu yapmaya çalıştık. Üç bölümden oluşan "Singapur Yemek" adlı serimizin birinci bölümü aşağıdaki gibidir.. Afiyet olsun :)

Singapore is a food heaven. Thanks to its perfect location, Singapore hosts various kitchens such as Chinese, Malay, Cambodian, Vietnamese and Indian, as well as hybrid cuisines like Nyonya. The importance and care paid to cooking, creates a ground for everyone, including tourists, to safely eat almost anything on the streets. 
The variety of food and restaurants put Ozgur and me, who only had three days in Singapore, in a tough spot. In the end, we decided to create a food tour combined of cuisines ranging from Chinese-Malaysian to Japanese, as well as foods from the street to the most luxurious restaurant.  
This is our first out of three Singapore food posts. Enjoy :)  
..........................................................................................................................

Nerede Ne Yemeli? 

Lau Pau Sat'ta Tavuk Satay ve Acı Soslu Yengeç
Akşamları sokağın trafiğe tamamen kapatıldığı, arabaların yerini plastik sandalye ve masaların aldığı Lau Pau Sat bir çeşit açık hava yemek alanı. "Food stalls" adını verdikleri yemek arabalarında deniz ürünlerinden ete, sebzeden meyveye her türlü yemek pişiyor; siz istediğinizi seçip masanıza servis ettiriyorsunuz. Normal restoranlara göre çok daha ucuz olan ama aynı zamanda da bir o kadar lezzetli olan geleneksel tatları burada denemenizi tavsiye ederiz.
Ne yazik ki aşağıdaki jumbo karidesi deneme fırsatımız olmadı ama çok güzel göründüğünü söyleyebilirim.  
Satay denemeden Singapur'dan ayrılmanız olmaz. Bir çeşit çöp şiş olan bu yemeğin tavuk ve et başta olmak üzere bir çok çeşidi var. En güzeli acılı tavuk sataydı. Bazı yerlerde üzerine hafif tatlımsı yapışkan bir sos sürülüyor, ki bu da tadını hafif tatlı yapıyor; bazı yerlerdeyse sadece acısı hissediliyor. İkisi de birbirinden güzeldi. Eti ise biraz fazla sakız gibi bulduk; tavuk gibi yumuşak değildi. 10 çubuğun 6SGD'ye (Singapur doları) satıldığı bu yemek, her anlamda bizi mutlu etti :).    
Acı soslu yengeç denenmesi gereken bir değer geleneksel yemek. Pişirilmesi hem daha uzun sürüyor hem de fiyatı Satay'ın yanında Michelin yıldızlı yemek gibi. İki kişinin rahatlıkla yiyebileceği tabağın fiyatı 60SGD. 1SGD'nin yaklaşık 1.42TL olduğunu düşünürseniz sokak yemeği için hiç de ucuz değil. Bir muz yaprağı üzerinde servis edilen yengeç bol acılı bir sos içinde pişirilip öyle servis ediliyor. Yengecin etini bulmak için biraz uğraşmanız lazım ama başka hiç bir yerde deneyemeyeceğiniz bir tat olduğu için buna değer.  
Sizi fazla doyurmayacak ama etin yanında güzel gidebilecek aşağıdaki yeşil fasülyeyi (French Bean) de mutlaka isteyin. Önce haşlanmış, daha sonra içinde kızarmış ekmek kırıntıları benzeri hafif yapışkanımsı bir sosla karıştırılmış yeşil fasülye bu güne kadar yediğim en iyisi olabilir.  
Tabi ki bu kadar acılı yemeği en güzel bastırabilecek içecek olan bira da vazgeçilmezimiz oldu. Hava çok nemli ve sıcak olduğu için hemen ısınıyor o yüzden olabildiğince küçük boy isteyin.  
Lau Pau Sat ve benzeri hiç bir food stall'da kredi kartı geçmiyor o yüzden yanınıza nakit almayı unutmayın. Bir de fiyatların üzerine %7 vergi, bazı restoranlarda da ekstra %10 servis ücreti ekleniyor.     
.........................................................................................................................................

Kim Joo Guan'da El Yapımı BBQ Domuz Dilimleri (tabi domuz yiyorsanız!) 
Kim Joo Guan, Chinatown'da geleneksel el yapımı BBQ domuz dilimleri satan bir dükkan. Çerez niyetine yenilen bu yiyecek, yerliler tarafından onlarca alınıp eve götürülüyor. Sokakta da bulabileceğiniz bu yiyeceği merak ediyorsanız Kim Joo Guan, biraz daha pahalı da olsa, onu deneyebileceğiniz en iyi yerlerden.
Satın almaya cesaret edemediğimiz için ne yazik ki vitrinden çekebildim ancak. Yine de tadımlık verdikleri küçük parçayı denedik. Oldukça yoğun bir tada sahip, tuzlu ve hafif acılı bir çerez olduğunu söyleyebilirim. 
Domuz yemiyorsanız da dükkanda başka enteresan yiyecekler de var. Özellikle acılı karides çerezi muhteşemdi. Ne yazik ki daha fotoğraf çekme şansım olmadan aldığımız kutuyu silip süpürdük.  
...........................................................................................................................................

Nanyang'da Kahvaltı - Kaya Tostu ve Nasi Lemak
Singapur'da kahvaltı edecek yer bulmak oldukça zor, özellikle de Chinatown'da. Çoğu yer ya çok erken saatte, ya da öğle 12'den sonra yemek servisi yapıyor. Bu nedenle, her daim açık olan Chinatown'daki Nanyang hayatımızı kurtardı.  
Kahve çeşitleriyle bilinen Nanyang aynı zamanda geleneksel iki kahvaltı seçeneği olan Nasi Lemak ve Kaya Toast da satıyor. 
Nasi Lemak en yalın haliyle muz yaprağına sarılı pirinç. Yaygın olan ve benim de denediğim versiyonu içinde bir çeşit kızarmış balık, omlet ve fıstıkların olduğudur. Oldukça yoğun bir Hindistan cevizi sosuyla karıştırılıp yeniyor. Kulağa garip geliyor olabilir ama hem lezzetli hem doyurucu olduğunu söyleyebilirim. En az 5 defa yedim :). 
Özgür diğer kahvaltı seçeneği olan kaya toast yedi. Kaya toast, bildiğimiz kızarmış beyaz ekmek ve arasına sürülen Kaya adı verilen Hindistan cevizi reçelinden oluşuyor. Ben çok tatlı buldum ama Özgür bayıldı.  
Kaya toast'un yanında da çırpılmış kayısı yumurta getirdiler. Kıvamlı bir soya sosu ile servis edildiğinden tuzu da tam yerinde oldu. 
Özgür kahve, bense buzlu limonata içtim. Buzlu limonata oldukça ferahlatıcı ve o sıcakta iyi geldi. Özgür'ün kahvesi ise vasattı. Bu arada Singapur'un espresso konusunda inanılmaz başarılı bir ülke olduğunun altını çizmeliyiz. Nedendir bilmiyoruz ama içtiğimiz her espresso, nerede olursa olsun, çok başarılıydı. 
................................................................................................................................................

Bugis Street'te Meyve ve Meyve Suları
Bugis Street yarısı açık, yarısı kapalı bir çeşit pasaj. Sıra sıra yiyecek içecek tezgahlarının yer aldığı, kıyafetlerin satıldığı bu hengame dolu yer bizim pazarlardan bir gıdım daha karmaşık :).  Burayı görmeye ve meyve denemeye gelmelisiniz.
Sıcak ve nemden ötürü sürekli bir şeyler içme ihtiyacı içerisindesiniz. Hatta büyük ihtimalle yemekten ziyade sıvı tüketirsiniz diyeceğim ama bunun doğru olmadığını kendimden biliyorum :). Neyse, 1$'a alabileceğiniz birbirinden renkli meyve ve sebze sularını mutlaka deneyin.  
Ben dayanamayıp çok sevdiğim dilimlik kaktüs meyvesi (dragon fruit) aldım. Hem beyaz hem pembe versiyonu var; ben kesinlikle beyazcıyım :). 
Veee, tabi ki ünlü Durien. Singapur'lulara göre "smells like hell, tastes like heaven", yani tadı cennet, kokusu cehennem gibi. Sokakta afiyetle yiyen yerliler bile ellerini plastik eldivene sokup öyle dokunuyorlar meyveye. Ben ve Özgür daha sonra bahsedeceğim bir tatlı içerisinde denedik. Tadının da kokusunun gibi felaket olduğu ortak kanaatindeyiz ama bu tamamen göreceli bir şey. Yine de bu ünlü meyveyi deneyin derim :).  
............................................................................................................................................

Food For Thought'ta Brie Salatası
Sürekli geleneksel yemek yemekten sıkıldıysanız ve biraz bildik tatları özlediyseniz 8 Queen Street'teki Food For Thought tam size göre. Arts Museum yakınında olması ve batılı lezzetleri menüsünde bulundurması sanatçı camiasını ve havalı gençleri çekmesini sağlıyor. 
İçerideki modern dekorasyon, özellikle de tavanda asılı cam kavanozlar, yemek yiyenlerin kendilerini Avrupa'da hissetmelerine neden oluyor. 
Özgür sandviçlerinden, bense değişiklik olsun diye brie salatasını istedim. Sandviç de çok güzeldi ama kazanan kesinlikle brie salataydı. Cevizle renklendirilmiş balzamik sirke soslu salata hem hafif hem lezzetliydi.


....................................................................................................................................

The Blue Ginger'da Nyonya Yemeği ve Durien Tatlısı 
Çin ve Malezya mutfağının karışımı sonucu Nyonya mutfağı ortaya çıkmış. Tanjong Pagar Road üzerindeki The Blue Ginger de Nyonya yemeklerini, farklı bir yorum katarak müşterilerine sunuyor. Çok güzel bir shophouse içinde yer alan restoran ne yazik ki seyahat kitaplarında da yer aldığı için turist akımına uğramış durumda. Ama yerliler tarafından da tercih ediliyor. Rezervasyon yaptırmanızı öneririz. 
Başlangıç olarak Kueh Pie Tee diye bir yiyecek istedik. Çay bardağı şeklinde kıtır hamur içinde bambu filizi, turp ve üzerinde karidesten oluşan enteresan ve hafif bir tabaktı. 
Kıvamlı, hafif tatlımsı, bir soya sosu ile servis edilen kızarmış sebzeli spring roll'lar da bir diğer başlangıçtı. Kızartması biraz ağır geldi ne yazik ki. Normal spring rolları tercih ederim. 
Otak otak adındaki muz yaprağına sarılı balık köftesine özellikle ben bayıldım. Sunumun da etkisi olmuştur. Lime yaprağı, kırmızı biber ve karides aromalarına sahipti. Acısına hazır olun.   
Beyaz sade pirinç yine muz yapraklarıyla çevrili ahşap bir kabın içinde geldi. Büyük bir tahta kaşıkla servis edildiğinden midir, muz yapraklarından mıdır bilemiyor; tatsız tuzsuz olan pilavın tadı daha da bir güzel geldi o gün. 
Ana yemek olarak ikimiz de tavuk istedik. Ayam Limau Purut ve Ayam Panggang “Blue Ginger”. 
Hindistan cevizi sütüyle ve farklı baharatlarla hazırlanmış Ayam Panggang çok güzeldi. Hem tavuk yumuşacıktı, hem sosu birbirinden farklı tatları hissettirdi ağızda. Demirhindi meyvesinden yapılma, farklı baharatlarla hazırlanmış Ayam Limau Purut yemeğini ise ne yazik ki hatırlayamadık. Dolayısıyla olumlu olumsuz yorum yapamayacağım maalesef.  
Tatlı olarak Blue Ginger'in spesiyalitesi olan Durian tatlısı istedik. Barbunya, pandan yaprağı aromalı jöle, hindistan cevizi sütü, durian püresi ve gula melaka (hindistan cevizi ağacı şekeri)'dan oluşan tatlı kesinlikle çok ilginçti. Yemekte zorlandık mı? Kesinlikle.. ama yine de deneyin, çok eğleneceğinize söz veriyorum. 

İlk bölümü burada tamamlıyoruz.. yeni lezzetlerle bir sonraki bölümde karşınızdayız.. 
........................................................................................................................................

What to eat where? 

Spicy Chicken Satay and Chilli Sauce Crab in Lau Pau Sat
Lau Pau Sat is a street that closes to traffic at night and instead gives room to numerous plastic tables and chairs. In the food stalls lined up one after another, you can  try all kinds of traditional dishes from seafood to meat. Tasty, cheap and fun, this is one thing you don't want to miss.    
Unfortunately we didn't get a chance to try the roasted jumbo shrimps but I can assure you, they looked yummy.
There is no way you should leave Singapore without trying satay. It is served on a spit and in most cases as chicken or beef. Our favorite was the spicy chicken. Some places puts some sticky sweet sauce on the chicken, giving the satay a different flavor. I prefer it without but Ozgur liked it more that way. The beef, on the other hand, was too chewy and not as soft as the chicken. 10 spits cost 6SGD, making the dish the perfect treat :). 

The chilli sauce crab is another local dish that shouldn't be missed. It takes approximately 20 minutes to cook and costs 60SGD (1SGD=0.98USD). In comparison to price of the satay, that's a fortune but perfect for sharing and delicious. 
Served on a banana leaf the crab is really spicy so be ready to sweat.  

The french beans may not sound interesting compared to everything else but being prepared with a sticky peanut like sauce, it was so good I couldn't leave it out. 
Of course the best way to deal with all the hot food, is an ice-cool beer. I'd suggest you get a small size one since it gets warm really fast due to the heat. 
The food stalls at Lau Pau Sat are cash only, so make sure you have enough with you.
.........................................................................................................................................

Traditional handmade BBQ pork slice at Kim Joo Guan
Kim Joo Guan is a shop selling handmade BBQ pork slices. Although you can get a single piece, the locals come and buys dozens of them. Kim Joo Guan in Chinatown must be really popular, since people just kept coming while we were there.  
Ozgur and I had just eaten, so we only tasted from the sample plate. It was really spicy and a bit too oily and heavy for our taste, but maybe that's because we're not used to pork. On the other hand, we bought a box of spicy shrimp roll snacks which were so good I even forgot to take a picture. 

Breakfast at Nan Yang - Nasi Lemak and Kaya Toast 
Nan Yang is a coffee shop in Chinatown but the reason we loved it so much was because you could get breakfast here at any time of the day, something not usual in Singapore. By breakfast, I mean the real two traditional morning dishes; Nasi Lemak and Kaya Toast. 
Nasi Lemak, in its simplest form, is rice with coconut milk wrapped in a banana leaf.  One of the most common versions, which is the one I had, is prepared with fried fish, omlet, and peanuts. It's really light and interestingly, it didn't feel weird at all to eat that kind of food for breakfast.
Ozgur, went with the other breakfast choice, i.e. Kaya toast with egg. Kaya toast is toasted white bread served with coconut jam. The jam is really sweet but I've come to learn that both sweet and spicy are two indispensables of the foods in Singapore. The egg is a 2 minute boiled one mixed with a thick dark soya sauce. Ozgur kept ordering the same food for the next few days, that much he liked it.  
The ice-tea was good in the sense that it was refreshing. The coffee, on the other hand, didn't impress us at all. Considering all other great coffee's we had elsewhere in Singapore, this was a disappointment.  
...................................................................................................................................

Fruit and fruit juices at Bugis Street
Bugis street is a wide avenue located between the buildings of the Bugis Junction shopping complex. Not much known to tourists, it is an area mostly visited by Singaporeans. The crazy crowd and numerous food stalls, especially the fruit and fruit juices ones, makes this place a must see one.    
The heat and humid, or simply the colors will definitely attract you to buy one of the fruit juices sold. 
I'm in love with the white dragon fruit. The fruits are already peeled for you, making it really easy to eat while walking.  
Andd, of course durien fruit. According to Singaporeans, the fruit that "smells like hell, tastes like heaven". Ozgur and I tried it in a dessert, which I will talk about later, but I can assure you, we had some really tough time trying to ignore the smell. Still, this is one thing you should definitely try.. 
............................................................................................................................................

Brie salad at Food For Thought 
If you get tired of eating Asian food, or simply crave something different, Food For Thought on 8 Queen Street is the perfect place to go. Due to being close to the Arts museum and serving western dishes, Food For Thought attracts artists and hip youngsters. I really liked the modern decoration, especially the glass cups hanging from the ceiling.
Ozgur chose and sandwich, which was really good but the winner was definitely my brie salad. Served with balsamic vinegar and walnuts, it had a simple, yet delicious taste. 
....................................................................................................................................

Nyonya Food and Durien Dessert at Blue Ginger
Nyonya food, developed by the Nyonya and Peranakan people of Malaysia and Singapore, is a blend of Chinese and Malay cooking. Blue Ginger on Tanjong Pagar Road, serves Nyonya food with a different twist. It is located in a beautiful shophouse close to Chinatown, with only a few tables, hence, to be on the safe side, I'd suggest you make a reservation.
For starters we ordered Kueh Pie Tee, i.e. shredded bamboo shoots and turnips garnished with shrimp in pie tea cups. Very light and interesting. 
Another starter was the vegetarian spring rolls served with sweet dark soya sauce. Unfortunately, we didn't fall in love with this one. The fried top layer made the dish too heavy. I honestly prefer a regular spring roll. 
Because it was a house special, we also ordered Otak otak. This homemade fishcake wrapped in banana leaf had flavors of lime leaf, chilli, and shrimp paste. It was really hot so don't order it unless you like spicy. I personally really liked it. 
The rice was served in a wooden bowl wrapped in banana leaf. I'm not sure if it was the presentation or simply cause I was so hungry, but the rice just seemed tastier that day :). 
For main course we both ordered chicken. Ayam Panggang “Blue Ginger” and Ayam Limau Purut.        
Ayam Panggang “Blue Ginger” was deboned chicken thighs flavoured with coconut milk and some other spices. The sauce was really rich and tasty and the chicken soft and tender. 


Ayam Limau Purut, i.e. chicken simmered in a spice ladened tamarind mix, I simply can't remember if we liked or not. I would assume it wasn't any special considering we remember everything else but don't want to be that pessimistic.   
It was finally time for the moment we had all been waiting for.. the dessert. Durian Chendol Red beans and pandan flavoured jelly in freshly squeezed coconut milk sweetened with gula melaka and durian puree was, if nothing else, an experience :). Gula melaka is the sugar of the coconut tree and pandan a leaf that lends a sweet flavor and green color. Together with durien, it was probably the most interesting thing we had during the entire trip. You simply have to try it. 

With this, we end the first part of tastes of Singapore.. Hope you enjoyed it.. 
.

6 comments:

  1. I have to add smt. Beware of two things: Durian and Chili Crab... One smells like hell and keeps smelling even after you eat it and the other one makes your mouth numb :))

    ReplyDelete
    Replies
    1. dont listen to salt.. the chilli crab was awesome! durien i have to agree about but still has to be tried.. it's an experience in itself :)

      Delete
  2. Şu yeşil florasan rengi parlak şeyi merak ettim... Canlılar dünyasından olma ihtimali nedir?:))

    ReplyDelete
    Replies
    1. hahah :)) Aysun da dun o tatliyi merak etti :)) yesil joleymis ama agizdaki hissiyati kesinlikle canli.. yayks.. sirf eglencesine yenmeli

      Delete
  3. Stef W. (ctfany on Instagram ;) )May 15, 2012 at 2:49 AM

    Wow, this post is so mouth watering !!
    I was planning to visit Singapore and Malaysia in September (mostly for the amazing food they have)Still need to find a food partner though haha

    ReplyDelete
    Replies
    1. heyyy thanks for the super quick response :) there are even better singapore malaysia food posts on the way. both malaysia and singapore are heaven in terms of food! would love to join but have to stick close to europe for sometime :))

      Delete

Would love to hear what you think!

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...