Sunday, March 3, 2013

Gayrettepe'de Gizli bir İngiliz Pub'ı...Bosphorus Brewing Company / A Hidden Englishman in Gayrettepe...BBC

İstanbul'un artan yabancı sayısı ile birlikte restoranlardaki çeşitlilik de giderek çoğalıyor. Gayrettepe'deki Bosphorus Brewing Company, kısacası BBC, de bunlardan birisi. Sardunya grubunun sahibi Sedat Zincirkıran ve İngiliz ortağı, kimyacı Philip Hall'un kurduğu bu güzel İngiliz pub'ı sayesinde, Türkler Efes Pilsen dışında biraları da içme imkanına kavuştu. Birbirinden eğlenceli ve yaratıcı isimlere sahip yedi çeşit biraların hepsi restoranın içinde üretiliyor. Fish&Chips gibi İngiliz klasikler ve Türk atıştırmalıklardan oluşan yemek menüsüyle birlikte, BBC, içinde bira fabrikası olan bir restoran.

Istanbul finally has its own English pub. A hidden gem in Gayrettepe, the Bosphorus Brewing Company, or shortly BBC as people call it, is a microbrewery serving real ale. Its two owners, Turkish Sedat Zincirkiran and English Philip Hall has managed to create a restaurant with the charm of an authentic London pub, in the heart of Istanbul. 
........................................................................................................................
İçeri adım attığınızda, hemen solunuzda yer alan geniş bar, her zamanki gibi tıklım tıklım. Sohbetler İngilizce ve Türkçe karışık. Çoğu bankacı olan expatlar, içerideki büyük çoğunluğu oluşturuyor. 
The bar with its tastefully stools, is as always fully packed. There's a nice mix of Turks and English speaking expats, making the feel rather foreign. 

Barın önünde eğlenceli isimlere sahip türlü sifon biralar ve arkasında iki devasa çelik tank duruyor. Tanklar öyle süs niyetine değil. Herhangi bir anda, içlerinde yaklaşık 5000 litre bira fermente ediliyor. Üst katta da tankların devamı bulunuyormuş.   
The two giant kettles behind the bar is definitely not for decoration. Here, the owner Philip Hall fermentes approximately 5000 litres of beer, at any given time. 

Menüdeki yedi çeşit bira, biradan hiç anlamayan bizler için, bir şey ifade etmiyor. Garsona sorunca, kendisi bizi barın üstündeki kara tahtaya yönlendiriyor ve soldan başlayarak biraları sırasıyla denememizi söylüyor. Bu şekilde gecenin sonunu göremeyiz diyerek, her birimiz ayrı birer bira sipariş veriyoruz. Birada bile Cem Yılmaz style uyguluyoruz :). 
The blackboard at the top of the bar shows the seven different beers available, from the lightest to the most full body one. Our waiter suggests we start with the lighest and make our way all to the very end. Instead, we all take pick a different one and try from each other. 

Biraların her biri farklı bardakta geliyor. Aralarında en hafifi olan İçmedik, neredeyse su kıvamında. Pek sevmedik ama ağızda koku yapmaması açısından iyi bir öğle tercihi olabilir. Sırada ikinci olan İstanbul Pale Ale, en popüler biralardan. Yoğun meyve aromalı ve az sertlikte. Hepimizin ortak favorisi Brew 81 oluyor. Alıştığımız aromasız bira tadına en yakın olan Brew 81, 40 gün fermente edildiği ve sekiz malzemeden oluştuğu için, en baba biralardan birisi. Haliç Gold, inanılmaz derecede baharatlı. Bana göre fazla baharatlı ama yine de bir birada böyle aromaların olması şaşırtıcı ve hayranlık uyandırıcı. 
The beers all come in different glasses. The lightest one is Icmedik. It's almost watery and has minimum flavors. It might be a good lunch option. Istanbul Pale Ale has some serious fruity aromas but at the same time is pretty light, due to its low bitterness value. Our favorite is number four, i.e. the Brew 81. With a fermentation process of 40 days and eight ingredients,  Brew 81 is the real thing. Halic Gold is a strong ale with spices dominating the flavor. 

Bar menüsünde ufak atıştırmalıklar, ana menüde ise ana yemekler mevcut. Paylaşmayı seviyorsanız bar menüsünden yiyecekler söylemenizi öneririm. 
The bar menu containes small bites whereas the main menu offers main courses and more variety. If you like to share, I'd suggest you choose from the bar menu. 

Önden, birayla en güzel giden atıştırmalık olan cips söylüyoruz. Oldukça baharatlı olan cipsleri, BBC kendisi yapıyor. 
We start with some home made chips. As a huge fan of spicy food, I love these. 

Gecenin favorisi, özel tarifle hazırlanmış mini sosis oluyor. Baharatlı, acılı ve çıtır çıtır. Yağını hala ağzımın kenarlarında hissediyorum. 
Our favorite is the mini sausage. Spicy, hot, oily and crispy...so yummy. 

Tabasco sosunu andıran bir sosla hazırlanmış acılı tavuk küpleri, yine birayla güzel giden atıştırmalıklardan birisi. 
Prepared with a sauce that reminds us of tabasco, the hot chicken pieces plate is again a good companion to beer. 

Ana menüdeki Türk seçenekler oldukça sıradan geldiği için iki klasik olan dana sosis ve fish&chips'te karar kılıyoruz. Dana sosis, bir öncekine göre daha yumuşak ve kıyma kıvamında. Acısı daha az, aroması ise daha fazla. Tercihim diğer sosis oluyor. Çok sevdiğim soğanlı kahverengi sos bile bu gerçeği değiştiremiyor. Mor lahana, hafif ekşi. Tabaktaki en güzel kısım, çok iyi hazırlanmış kremamsı patates püresi oluyor. 
Because we are in an English pub, we decide on two classics to share, beef sausage and fish&chips. The beef sausage feels more like grounded meat and isn't crispy at all. It's more flavored than the previous sausage, but less spicy. The red cabbage is too sour for my taste but I love the creamy mashed potato and onion gravy.   

Fish&Chips tam anlamıyla harika. İngiltere'de olsam ancak bu kadar güzelini yiyebilirim. Bira mayasında kızartılmış balığın dışı çıtır çıtır, içi ise lokum gibi. Kızarmış patatesler kısa ve tombul. Tıpkı balık gibi, bunların da dışı çıtır çıtır, içleri ise yumuşacık, hatta kremamsı. Balığı, yanda gelen tarator sosuna batırarak afiyetle yiyoruz. 
The fish&chips is delicious. It tastes just as the ones I had in London a few years ago. The fish is fried in a special beer batter and has just the right amount of crispiness on the outside, with very less fat. The chunky chips are, just like the fish, crispy on the outside and tender, almost creamy on the inside. 

Arkadaşlarım, dekorasyon itibariyle, mekanı fazla modern buluyor. Daha çok ahşap (dışında olduğu gibi) ve salaş olmasını hayal ettiklerini belirtiyorlar. Bense çok seviyorum. İş sonrası sohbet ve lezzetli biralar tatmak için ideal bir mekan. İstanbul'da benzerlerini henüz görmedim, buna Taps de dahil, ama BBC ile birlikte gittikçe daha da artmasını diliyorum. 
My friends find the decoration too modern. They admit that they were hoping for a more shed-like, wooden (as is the exterior) decor. I love it, just the way it is. Hopefully, BBC will be the pioneer for English pubs to open in Istanbul. 

Fiyatlar normal. 33cl biralar 10TL, 50cl ise 15TL. Cips 5TL, acılı tavuk küpleri 10TL, mini sosis 12TL, fish&chips 29TL ve dana sosis 30TL.  Merak edenlere, menü ve detaylı fiyat listesi web sitelerinde mevcut. Tek hoşumuza gitmeyen, 10% servis bedelinin hesaba eklenmiş olması. 


Bosphorus Brewing Company 

Adres: Esentepe Mah. Yıldız Posta Cd. Emekli Subay Evleri 1/1A Gayrettepe, Istanbul  

Tel: 0212 288 6499

Web: www.bosphorus-brewing.com




8 comments:

  1. Bayıldım bayıldım! Anlattıklarına göre ben meyveli olanı beğenirdim sanıyorum :) fish and chipse ise diyecek söz bulamıyorum! Cem Yılmaz style iyiymiş :) sevgiler, Gizem

    diaryofmystery.blogspot.com

    ReplyDelete
    Replies
    1. Gizemcim ben de senin yorumuna bayıldım:). Fish&chipsi ve bar menüsünden mini sosis kesim dene. Ben de çok biracı olmadığım için daha meyveli ve hafif benim de tercihim. Kocaman öptüm

      Delete
  2. Burayı biz de 2 ay kadar önce keşfettik ve her hafta uğramadan edemiyoruz. Süper bir yer :)

    ReplyDelete
    Replies
    1. Valla tam iş çıkışı takılmalık yer Denizcim, ben de 3 defa gittim şu ana kadar ve son olmayacağı kesin :))

      Delete
  3. bence burasi tam bir mudavim mekan ! Cok denemek istiyorum.. city's mahalle'de Vida'ya gidiyoruz ama orasi cok kalabalik ve yemek kokusu durumu da var.. Cok gittigim icin belki de suan bu yeni onerin daha cok hosuma gitti :))) Tesekkurler Yildiz'cim..

    ReplyDelete
    Replies
    1. Lulucum ben de mahalleye bir kere görmeye gittim ama gerçekten çok yemek kokusu var. Ama görüp beğenmiştim ben de vida'yı. Bir de orada bir dönerci varmış tercihe göre dönerini yaptırıyormuşsun, onu biliyor musun? Kocaman öptümmm

      Delete
  4. Bak burayı yazdığına çok sevindim. Gitmekten kendimi alıkoyamıyorum çünkü gerçekten müdavim mekanı ve bence de dekorasyonu oldukça tatlı. Ayrıca yabancı ağırlıklı kitlesi hoş bi hava yaratıyor. Fakat olmamış bir şeyler var BBC'de. Hayır fish&chips ve ingiliz çiftçi tabağı değil, onlar olmuş olmuş. Sadece iki biraları soğuk öncelikle. Ki onlar da eh işte. Hiç ev yapımı bira içmesek yutucaz da o nası bi prensip nası bi tarz hala anlayamıyorum bunun yazı var o güzel bahçede yahu nası içicez o sıcacık biraları? Bir de garson problemi var burda efenim. Ne servis ettiklerini bilmeyen yer ayarlama acizi bir garson kitlesi. Ne zaman gitsem garson kelli bir problem mutlaka yaşadık. Neticede bir açığı kapatır gibi oldular, sevindik de tam kapasalar daha çok sevinsek diyorum. Ve senden mahallemizin yenileri, doğuş holding caddesinin gülleri ve trafik katilleri P.F Changs ve GQ Bar denemelerini beklediğimi yüzsüz okuyucu olarak ifade ediyor afiyetler diliyorum :) Not. Beyoğlu taraflarında Dai Pera'yı denemediysen yazılarından anladığım kadarıyla beğenebilirsin aklında bulunsun.

    ReplyDelete
    Replies
    1. Garsonlar konusunda sonuna kadar katılıyorum. İlk gittiğimde ben de aynı sorunu yaşamıştım, hatta önceden arkadaşlarım da uyarmıştı servis bi garip diye. ama son gidişimde iyi ve hızlılardı. şaşırdım ben de. bira konusunda valla hiç uzman olmadığım için bir şey söyleyemeyeceğim. en kısa zamanda kocamı götüreceğim, bakalım o ne diyecek. PF Changs'i pek sevmedim. Fazla büyük, fazla kabarık bir menü ve yemekleri de fena olmamakla birlikte bir ekstrası yok. Blogda yazdım sandım ama sanırım atlaşmışım. onu da en kısa zamanda yazarım. Bir şans daha tanıyacağım oraya da tekrar. GQ'ye gitmedim daha ve ne zaman önünden geçsem boş ama denemek lazım, söz onu da deneyip yorumlarımı yazacağım. öncesinde gidersen, senin yorumlarını alabilirsem sevinirim :). Dai Pera'ya hiç gitmedim. Onu da hemen not ettim, çok sağol :).

      Delete

Would love to hear what you think!

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...